Önce Diyarbakır’da 16 Haziran 2022 günü 16 gazeteci arkadaşımız, sonra 29 Ekim 2022 günü Ankara’da 9 gazeteci arkadaşımız tutuklandı. Sabaha karşı evleri basılarak gözaltına alınıp, bilahare tutuklanan arkadaşlarımızın iddianamesi halen yazılmadı. İddianame yazılıp, duruşmalar başlamış olsaydı, çoğu aramızda olacaktı kuşkusuz. Amed’te tutuklanan ama bir türlü iddianamesi yazılmayan gazeteci arkadaşlarımızdan Ömer Çelik’ten bir mektup aldım. 22 Ocak 2023 tarihli mektubunun bir bölümünde şöyle diyor: “Zindan dün olduğu gibi yolun bir noktasında karşısına çıkabiliyor hepimizin. Gerçi bana 4-5 yılda bir gösteriyor yüzünü ama şikayetçi olduğum söylenemez. Detoks gibi oluyor. İnsan kendisini yeniliyor. Bu durum bir yana hakikaten içerideki arkadaşlara dair güzel haberler alsam da, ister istemez duyduğu öfkesi büyüyor insanın yaşatılanlara. Her şeye bedel biçilen bir çağda, hakikat için bedel vermek, insanın bunu kendisinden doğru başlayarak vermesi hepimiz için büyük bir onur payesi. Bizde ise durum bildiğiniz gibi. Sekizinci aya girdik. İddianame henüz ortada yok. Anlaşılıyor ki, süreci ağırdan almaya dair bir niyet var. Ne ile suçlayacaklarını düşünmeye devam etsinler bakalım; alacakları yanıt dünden hazır. Bugün olmasa da tarih elbet bir gün gerçek hükmü verecek hakkımızda.”
* * *
Ankara’da tutuklanan 9 gazeteci arkadaşımızdan biri olan Ceylan Şahinli ise 25 Ocak 2023 tarihli mektubunda şöyle diyor: “Bu mektubumda hastaneye götürülme sürecinde yaşadıklarımızı yazmak istiyorum. Sabah saat 09:00 sıralarında cezaevinden alınarak tek kişilik bölmeleri olan ringlere bindirildik. Ringlerin içerisi buz gibi ve tutunacak herhangi bi yer yokken bir de tüm yol boyunca kelepçeliydik. Üç kadın ve iki erkek, toplam beş kişi Dışkapı’ya doğru yola çıkarıldık. Saat 10:00 civarında hastaneye ulaştık. Beş kişi olmamıza rağmen, öğleye kadar işlemler bitmeyince, öğleden sonraya kalmamız gerekti. Benim muayenem sadece 30 dakika sürdü; ancak diğerlerini beklemek zorundaydım. Öğleyin ringten alınıp, nezarethane denilen yere götürüldük. Öğle arası bitince yeniden buz gibi ringe alındık. Maddi durumu iyi olmadığı için kalın giysileri olmayan bir kadın mahpus, ringin kaloriferlerinin yakılmasını istedi ama kabul ettiremedi. Aramızdaki bir kadın mahpusun saat 14:00’te açık görüşü varmış ama burada beklemek zorunda olduğu için o günkü açık görüş hakkını da kullanamamış oldu. Cezaevine geri geldiğimizde saat 16:00 civarıydı. 7 saatlik yolculuk yüzünden sapasağlam gittiğim hastaneden hasta olarak döndüm!”
* * *
Hükümlü gazeteci arkadaşlarımızdan Cengiz Doğan, bulunduğu Şakran 2 nolu T Tipi Cezaevi’nden 16 Ocak 2023 günü gönderdiği mektubunda şöyle diyor: “Cezaevlerinde gün geçtikçe koşullar daha da ağırlaşıyor. Moralimiz, coşkumuz, umut, inanç ve heyecanımız büyük ve güçlüdür. Her şeye rağmen güzel ve onurlu günlerin hepimizin emeği ve birlikteliğiyle mutlaka inşa edileceğine yürekten inanıyoruz.
Toplamda 75 civarı arkadaşız. Toplam 5 odada kalıyoruz. Görüş saatlerimiz 1.5 saate kadar uzatılmış olmasına rağmen bizler burada sadece 45 dakika görüşebiliyoruz. Ailelerimiz geliş-gidiş toplamda 4 bin kilometrelik yolu 45 dakikalık görüş için kat ediyorlar. Her ay, ailemize yakın yerlere sevk istiyoruz ama sürekli ret cevabı alıyoruz.
Sözüm ona görüntülü telefon etme hakkımız var ama halen biz sadece sesli telefon görüşmesi yapabiliyoruz; o da sadece 10 dakikadır. İnfaz Yasası’nda yapılan değişiklikle denetimli serbestlikle tahliye zamanı gelen arkadaşlarımızın Cezaevi Gözlem Kurulu kararlarıyla 3’er ay tahliyeleri erteleniyor. Dahası özgür basının hiçbir enstrümanından yararlanamıyoruz; ne görsel, ne yazılı, ne de işitsel… Bu arada, kitaplar konusunda sınırlayıcı ve yasaklayıcı uygulamalar var. Dergiler ise zinhar içeriye alınmıyor.”
* * *
Adana-Kürkçüler 1 nolu T Tipi Cezaevi’nde bulunan İmran Esmer’in, 8 Aralık 2022 tarihli faks mesajı, 27 Ocak 2023 günü postaya verilmiş. İmran Esmer şöyle diyor: “7 Aralık 2022 günü sabah saatlerinde avukat görüşün var, denilerek odamdan çıkarılıp, avukat görüş yerine götürüldüm. Orada emniyetten yetkililerin benimle görüşeceği söylendi. Ben de hukuki olmayan, kendi iradem dışındaki bu talebe karşı çıktım. Devlet uygun gördüğü şekilde görüşür, denilerek beni avukat görüş yerine soktular. Oraya kendilerinin emniyet yetkilisi olduğunu söyleyen iki kişi geldi. Ben kendileriyle görüşmeyeceğimi; eğer dosyamla alakalı bir durum varsa, avukatımın bulunduğu bir ortamda sorularını cevaplayabileceğimi söyledim. Sadece tanışmak, görüşmek istediklerini söyleyen emniyet yetkilisi olduklarını söyleyen kişilerle görüşmedim ve bundan sonra da kesinlikle gelmemelerini belirttim. Bu durumun kamuoyu tarafından bilinmesini istiyorum.”
* * *
İzmir-Şakran 2 nolu T Tipi Cezaevi’nde bulunan Orhan Çaçan, 22 Ocak 2023 tarihli mektubunda şöyle diyor: “Umarım 2023 yılı çokça özlediğimiz barışa ve özgürlüğe vesile olur. Burada kimi emareler görülüyor. Hastanelere gidiş gelişlerde dayatılan ağız araması kısmi olarak çözüldü. Kitaplar da öyle. Elbette bu aşamaya gelinceye kadar birçok soruşturma ve disiplin cezalarına maruz kaldık. Fakat halen aynı zarfta farklı kişilerin mektuplarını gönderemiyoruz. Bu kısıtlama idareden değil, bakanlıktan kaynaklıymış. Bu arada, bize uygulanan sanayi elektriği tarifesinden nihayet vazgeçildi ve mesken tarifesine geçildi.”
* * *
Akçadağ T Tipi Cezaevi’nde bulunan Sinan Özalp, 25 Ocak 2023 tarihli mektubunda şöyle diyor: “Ben örgüt propagandası yaptığım iddiasıyla hapis cezası almıştım. 4 Ekim günü itibariyle denetimli serbestlik ile tahliye edilmem gerekiyordu. Bu yöndeki talebim dikkate alınmadığı gibi 25 Kasım günü hakkımda disiplin soruşturması açıldı ve disiplin cezası aldım. Söz konusu ceza da bitti ama yine tahliye edilmiyorum. İlgili yerlere dilekçe yazıp, durumumu belirtiyorum ama bir türlü tahliye edilmiyorum. Bu durumumu kamuoyuna iletmenizi istiyorum.”
* * *
Yine Akçadağ T Tipi Cezaevi’nde bulunan kıdemli mahpuslardan Cihan Çoban, 31 Ocak 2023 tarihli mektubunda şöyle diyor: “Burada hakkımızda puanlar veriliyor ve bu yüzden kimi aktivitelere ve sosyal çalışmalara dahil edilmiyoruz. Kendi hesaplarıma göre, denetimli serbestlik ile tahliye zamanım geldi. Ancak açık cezaevine sevk edilip, oradan denetimli serbestlikle tahliye edilmiyorum. Bu konudaki tüm başvurularım reddediliyor.”
MEKTUBU GELENLER:
——————————–
Ceylan Şahinli – Sincan Kadın Kapalı Cezaevi
Cihan Çoban – Akçadağ T Tipi Cezaevi
Sinan Özalp – Akçadağ T Tipi Cezaevi
1.Zeki Deniz – Antalya S Tipi Cezaevi
Ömer Çelik – Diyarbakır 1 nolu Yüksek Güvenlikli CİK
İmran Esmer – Kürkçüler 1 nolu T Tipi Cezaevi
Cengiz Doğan – Şakran 2 nolu T Tipi Cezaevi
Orhan Çaçan – Şakran 2 nolu T Tipi Cezaevi