Türkiye’nin Kürt sorununun çözümüne karşı izlediği savaş politikalarının neticesinde trilyonlar harcarken, her yıl alabileceği uluslararası yatırımın dörtte üçünden de mahrum kalıyor
Türkiye sadece ekonomiyi değil, diplomasi, siyaset, spor, kültür, eğitim ve medyayı da tümden savaşa göre şekillendirdi. Savaş ekonomisi, devletin ekonominin dizginlerini alarak ordunun ihtiyaçlarına öncelik vermesidir. Türkiye’de Kürt sorununu çözmemek için 40 yıldır bu yöntemi izliyor. Araştırmacı ve yazar İzzet Akyol tarafından merkezi Londra’da bulunan Demokratik Gelişim Enstitüsü için hazırlanan raporda, Türkiye’nin Kürt sorununun çözümünde güvenlikçi politikaları tercih etmesi nedeniyle son 40 yılda 3 trilyon dolar kaybettiği bildirildi. Aynı zamanda bu savaş, Türkiye’nin toplamda yüzde 22.52 oranında daha büyük bir ekonomi olabileceği önüne geçmiştir.
Büyük pay savaşa
IMF’nin “Finans ve Kalkınma” isimli dergisinde 2015’te yayımlanan rapora göre ise Türkiye her yıl alabileceği uluslararası yatırımın dörtte üçünden savaş nedeniyle mahrum kalıyor. Türkiye’ye gelebilecek 378 milyar dolarlık yabancı yatırım, savaş yüzünden adres değiştirdi. Aynı dönemde Maliye Bakanı olan Başbakan Yardımcısı Mehmet Şimşek ise savaş maliyetinin 350 milyar dolar olarak tahmin edildiğini söyledi ancak savaş nedeniyle kaçırılan fırsatlar hesaba katıldığında bu maliyet 1 trilyon doları bulmaktadır.
Siyasetin gündeminde
2007 yılında Meclis Başkanı Köksal Toptan, silahlı çatışmaların Türkiye’ye maliyetini 250 milyar dolar, Hükümet Sözcüsü Cemil Çiçek ertesi yıl rakamı 300 milyar doların üzerinde, Bakan Faruk Çelik de Eylül 2011’de 400 milyar dolar olarak açıklamıştı. Dönemin Başbakanı Recep Tayyip Erdoğan 2013’te 300 milyar dolar maliyet rakamını telaffuz etti. 2019’da Numan Kurtuluş bir konuşmasında “savaşın ülkeye maliyetinin” 2 trilyon dolar olduğundan bahsetti. Devlet Bahçeli, 29 Kasım 2019 tarihinde yaptığı bir konuşmada, hükümetin emeklilik yasasında yaşa takılanlar (EYT) konusundaki tavrını Türkiye’nin içeride ve dışarıda düzenlediği operasyonları örnek göstererek değerlendirerek, şunları dile getiriyor: “Fedakarlık olmadan bekamız ve bağımsızlığımız muhafaza ve müdafaa edilemez. Terörle mücadelenin bir bedeli var. Bu bedelle var olmak için katlanmak zorundayız. Ekonomide spekülasyon yapanlar ne kurşunun ne bombanın maliyetini bilenlerdir. Bunlar boş boş konuşmaktadır.”
Obüsün maliyeti 410 milyon
Türkiye’de bu günde Zap, Avaşin ve Metina’ya saldırıyor. Bu savaşın maliyeti de kuşkusuz emekçinin cebinden çıkıyor. Öyle ki fırtına obüsleri denilen obüs çeşidi saatte yaklaşık 240-250 mermi atabiliyor. Obüsler günde iki saat kullanılıyor ve bu da ortalama 500 obüs mermisinin kullanıldığı anlamına geliyor. Bu mermilerin tanesi ortalama bin dolar değerindedir. Günde 500 mermi 500 bin dolar demektir. Tek bir fırtına obüs mermisinin yıllık maliyeti yaklaşık 50 milyon dolardır. Bir obüsün aylık masrafı 4.1 milyon dolardır. Bir harekatta 100 obüs topu kullanıldığı düşünülürse aylık 410 milyon dolardır.
1 saatlik uçuş 65 bin
F-16 savaş uçağının mühimmatsız bir saatlik uçuşunun maliyeti 25 bin dolardır. Mühimmatlı bir saatlik uçuşun maliyeti 65 bin dolardır. En çok kullanılan bomba MK-81 262 Libre olup, 119’dur kilodur. Bir diğeri MK-82 500 Libre olup, 227’dir kilodur ve maliyeti 26 bin dolardır. Yine çok kullanılan bir diğer bomba MK-83 1000 Libre olup, 460 kilodur. Bir diğeri MK-84 olup, 2000 Librelidir ve kilosu 930‘dır. F-16’larda kullanılan bombaların tanesi ise 3 bin 100 dolardır. Lazer güdümlü bombaların tanesi 28 bin 500 dolardır. Sığınak delici bombaların tanesi ise 35 bin dolardır.
Helikopter masrafları
T-129 ATAK Helikopter ve Skorsky askeri helikopterinin bir saatlik uçuş maliyeti 10 bin dolar, günlük 20 Helikopterin uçuşu 200 bin dolardır. Mkek 12.7 Uçaksavar Silahı kullanmaktadır. Seri atış ile 500 mermiyi bir defa da atmaktadır. Mermi fiyatı 10 dolar olup, her seferinde 1000 – 1500 uçaksavar mermisi kullanmaktadır. Her gün 15 ile 20 helikopter savaş bölgesinde uçmaktadır. Sadece bir günlük mermi gideri 150 bin dolar ile 300 bin dolar arasındadır.
Dolaysıyla bu göstergeler bile 40 yıldır yürütülen savaşın Türkiye için her zaman ağır sonuçları olduğunu göstermektedir.
HABER MERKEZİ