Emeklilerin açlık sınırının altında ücret aldıklarını belirten Emekli-Sen Wan Şubesi Başkanı Timur Sayyiğit, ‘7 bin 500 TL’ye mahkum edilen emeklilerin asgari talebi 15 bin lira olduğunu’ söyledi
Açlık sınırının 10 bin 72, yoksulluk sınırının ise 34 bin 838 TL olduğu Türkiye’de, milyonlarca insan açlık ve yoksulluk sınırının altında yaşıyor. Türkiye ve Kurdistan’da milyonlarca emekli ise 7 bin 500 TL ücretle açlık sınırın çok altında yaşam mücadelesi veriyor. Mezopotamya Ajansı’na konuşan Devrimci İşçi Sendikaları Konfederasyonu’na (DİSK) bağlı Emekliler Sendikası (Emekli-Sen) Wan Şube Başkanı Timur Sayyiğit, iktidarın emeklileri sürünmeye mahkum hale getirdiğini söyledi.
‘Açlık sınırının altında geçinmeye çalışıyorlar’
Emeklilerin açlık sınırının altında bir ücret ile geçinmeye çalıştıklarını ifade eden Sayyiğit, yaşam zorluklarının emekliler için artık çekilemez bir hal aldığını vurguladı. Şu an en düşük emekli ücretinin 7 bin 500 TL olduğunu belirten Sayyiğit, bu ücretle büyükşehirlerde yaşamanın imkansız olduğunu söyledi. Özellikle Ankara, İstanbul ve İzmir gibi kentlerde kira fiyatların pahalılığından dolayı ücretlerin geldiği gibi gittiğini dile getiren Sayyiğit, “Ailesine bakan emekliler, ‘nasıl geçiniyorlar?’ diye sorulmalıdır. Benim şu anda bakmak ile hükümlü olduğum 4 kişi var. Evim kira olsaydı, elimde bir maaş bile kalmazdı. Emekli eğer açlık sınırının altına ücret alıyorsa, bu ülkenin ayıbıdır. Başka ülkedeki emekliler gelip bizim ülkede tatil yapıyor ama ülkenin kendi emeklileri de ücret almayan bir yer bulmak için geziyorsa, bu durum ülkenin içerisinde bulunduğu ayıbın resmidir” dedi.
‘Emekli gününü ölmemekle geçirmeye çalışıyor’
Asgari ücrette yapılan zammın anlamsız olduğunu, zam sonrası birçok ürüne de zamlarım yapıldığına değinen Sayyiğit, emeklinin ücretinin asgari ücretin de altında olduğunu ve ikisinin eriyip gittiğini vurguladı. Sayyiğit, “Sen 7 bin 500 lira alan bir emekliye neden zam yapmıyorsun? İşte adaletsizlik, eşitsizlik ve hukuksuzluk dediğimiz konulardan biri de budur. Emeklilik 7 bin 500 TL gibi bir ücrete mahkum edilmiştir. Kademe kademe zam yapılması lazım, adalet denilen şey böyle olur. Bu ülkede emekliler sürünmeye mahkûm kılınmışlar. Parklarda emekliler dışında kimseyi bulamazsınız, çünkü bir çay içecek paraları yok. Aybaşında maaşını aldığı zaman, o maaşla sadece beş gün idare ediyor. Bir emekli gününü ölmemekle geçirmeye çalışıyor” diye konuştu.
‘Kaşıkla verip kepçeyle alıyor’
Asgari ücrete ara dönem artışı öncesi 20 lira bandında olan doların, yapılan artış sonrası 25 liraya çıktığını söyleyen Sayyiğit, bu saatten sonra yapılacak olan hiçbir zammın bir faydasının olmayacağını belirtti. “İktidar kaşıkla verip, kepçeyle alıyor” diyen Sayyiğit, “Zamlar bizi çok etkiledi. Ekmek fiyatları almış başını gidiyor. Bu insanlar nasıl geçinecek? Ucuz bir şey almak için dükkanların önlerinde uzun uzun kuyruklar oluşuyor. Biz zam istemiyoruz, şu pahalılığı düşürsünler, zamma ihtiyaç kalmayacak. Pahalılık makul bir seviyeye gelsin, biz onların zammını da istemiyoruz” ifadelerini kullandı.
‘Emekliler çalışmaya devam ediyor’
Emeklilerin kaderine terk edildiğini söyleyen Sağyiğit, “Ben 30 yıldır çalışıyorum ve 30 yıldan sonra emekli olup rahat edeyim diye düşünürken, daha çok rezil oldum. Artık çalışanlar emekli yaşını doldursalar bile, emekliye ayrılmaya korkuyorlar ve çalışmaya devam ediyorlar. Biz çocuklarımızın, torunlarımızın isteklerini yerine getiremiyoruz. Emekliler böyle sürünüyor ve böyle sıkıntı çekiyorlar. Bugün bir emeklinin yaşamını sürdürmesi için en az 15 bin TL alması gerekiyor. O da bu şartlar altında mümkün değil. Biz eylemler yapıyoruz, ilgili makamlarla konuşuyoruz fakat bir sonuç alamıyoruz” dedi.
WAN