Kasor Havzası’nda çalışmaları yürütülen madenle yaşam alanlarının zehirleneceğini, topraklarının talan edileceğini belirten yurttaşlar buna izin vermeyeceklerini vurguladı
Amed’in Pasûr (Kulp) ilçesindeki Kasor Havzası’nda yer alan ve Gavgas, Kuyê, Awdegês, Arqetîn ile Xuruç mahallelerini kapsayan alanda yürütülen madencilik faaliyetine karşı tepkiler sürüyor. Dün bölgede yapılan eyleme katılan mahalleliler, mücadele kararlılığını vurguladı. Eylem yerinde ve mahalledeki yurttaşlarla Mezopotamya Ajansı’ndan Rukiye Adıgüzel projeye dair konuştu.
‘Toprağımızı talan edecekler’
Gavgas Mahallesi’nde yaşayan Vadettin Gündüz, yaşam alanlarının peşkeş çekilmesine ilişkin şu tepki de bulundu:
“Maden projesi sadece çevre köyleri değil bölgenin tamamını etkileyecek. Bu su, Basra Körfezi’ne kadar gidiyor. Suyumuzu, bağlarımızı, ağaçlarımızı bir bütün olarak talan edecekler. O yüzden bu ticari anlaşmayı kabul etmiyoruz. Toprağımızı paraya vermeyiz. Bu ülkenin başkanı (AKP’li Cumhurbaşkanı Erdoğan) Artvin’den Muğla’ya, Muğla’dan Şirnex’e kadar yerüstünü satmış, şimdi de yeraltını satmaya çalışıyor. Buna izin vermeyeceğiz. Gelsinler turistlik topraklarımıza, turistleri çeksinler. Kazanacakları parayı turistlerle kazansınlar. Siyanürle zehirlemesinler. Ancak en büyük isteğimiz, halkın suyuna sahip çıkması. Bu sorun sadece 3-4 mahallenin sorunu değil.”
‘Devlet bizi zehirliyor’
Maden projesine “Mahallemizin zehirlenmesini istemiyoruz” diyerek, tepkisini dile getiren Kuyê Mahallesi’nden Yüksel Gültekin, “Suyumuz pislenecek, ağaçlarımız kuruyacak. Devlet, bizi koruması gerekirken, zehirliyor. Burada maden çıkarılmasını istemiyoruz, gitsinler” dedi. Tüm çevre köylere de seslenen Gültekin, “Bu davaya sahip çıksınlar. Maden çıkarılmasına izin vermesinler” diye belirtti.
‘Bu topraktan kimse rant elde edemez’
Gavgas Mahallesi’nden Sebiha Aslan, projenin iptali için ellerinden geleni yapacaklarını vurguladı. Aslan, “Sularımız, topraklarımız, evlerimiz burada. Maden bize oldukça zarar verecek. Ondan dolayı istemiyoruz. Halkın desteği bu noktada önemli. Umarım çağrımıza kulak verirler” ifadelerini kullandı.
İsmini vermek istemeyen başka bir yurttaş da, “Bu toprağın çevresini kimse kazamaz, kirletemez ve rant elde edemez. Bir kere yakılıp yıkıldık, bir kere daha olmasına izin vermeyiz” tepkisinde bulundu.
‘Talancılara karşı durmalıyız’
Herta Mahallesi’nden Yusuf Halçın ise, doğada insansız yaşamın sürdürülebileceğini ancak insanın doğa olmadan yaşamını sürdüremeyeceğini dile getirdi. Halçın, devamında da şunları belirtti:
“Dağlarımız, vadilerimiz, sularımız, ağaçlarımız hata ve hatta meyve vermeyen meşe ağaçlarımız bizlere can suyu verir. Hayvanlarımız oradan beslenir. Bilsinler ki maden ‘yok etmek’ demektir. Amaçları istihdamsa başka projeler hayata geçirsinler. Burada balık türlerini çoğaltabilirler. İlaç sektöründe kullanılan binlerce çeşit bitki var, bunları geliştirebilirler. Bu konuda da insanları teşvik edip istihdam yaratabilirler. Yeraltı ve yerüstü zenginlikleri katlederek ve talan ederek bir yere varamazlar. Bugünden ‘dur’ dememiz gerekiyor. Bu sorun birlikle çözülür. Bunun için tüm topluma destek çağrısında bulunuyoruz. Herkes kurtlar, hırsızlar, azgınlar girmesin; malını, canını talan etmesin diye nasıl evinin nöbetini tutuyorsa, bu talancılara karşı da aynı şekilde durmalıyız.”
AMED