Kılıçdaroğlu, siyasi partilerden teklif gelirse Cumhurbaşkanlığı adaylığı kabul edeceğini ifade etti. İktidara geldiklerinde ise ilk bir haftada Barış Akademisyenleri’ni görevlerine iade edeceğini de vurguladı
CHP Genel Başkanı Kemal Kılıçdaroğlu, iktidara gelmeleri halinde KHK ile üniversitelerden ilişiği kesilen Barış Akademisyenleri’ni bir hafta içinde görevlerine iade edeceklerini söyledi. AB Konseyi ve Kavala, Demirtaş davalarına ilişkin açıklamalarda da bulunan Kılıçdaroğlu, olası cumhurbaşkanlığı adaylığı için de net ifadeler kullandı.
Reuters haber ajansının sorularını yanıtlayan CHP lideri Kılıçdaroğlu, önemli açıklamalarda bulundu.
Teklif gelirse adaylığı kabul ederim
Kılıçdaroğlu, henüz seçimlerde kimin cumhurbaşkanı adayı olacağının netlik kazanmadığını ancak bir araya geldiği beş parti genel başkanının kendisine adaylık teklif etmesi halinde bunu kabul edeceğini söyledi. Liderler arasında adayın kim olacağının konuşulmadığını anlatan Kılıçdaroğlu, şu ana kadar hedefin güçlendirilmiş parlamenter sistemi geniş kitlelere aktarmak olduğunu belirterek, şöyle dedi:
“Cumhurbaşkanı adayının devlet deneyiminin olmasını, devleti tanımasını arzu ediyoruz; tarafsız olması gerektiğini söylüyoruz. Asıl yetkinin yürütme organında yani başbakanda olmasını, cumhurbaşkanının yetkilerinin büyük ölçüde kısıtlanması gerektiğinden yanayız. Cumhurbaşkanı kim olacak veya kim olmayacak onu daha sonra kendi aramızda oturup konuşacağız.”
Beş genel başkanın aynı zamanda ana muhalefet lideri olan kendisine cumhurbaşkanlığını önermesi halinde bunu kabul edip etmeyeceği sorusuna ise Kılıçdaroğlu şu yanıtı verdi: “Elbette (kabul ederim). Cumhurbaşkanlığı onurlu bir görev. Beş genel başkanın benim ismimi telaffuz etmesi her şeyden önce benim için onur. Ayrıca beş genel başkanın bana güven duyması anlamına geliyor, bu da benim için son derece önemli. Üç, benim sorumluluğumun arttığını bilmem lazım. Görev yaptığım sürede o beş genel başkana karşı sorumluyum ve onlara asla hayal kırıklığı yaşatmamalıyım.”
İmamoğlu ve Yavaş görevlerine devam edecek
Anketlerde de isimleri yer alan ve bazı kesimlerce “potansiyel aday” olarak öne çıkarılan İstanbul Büyükşehir Belediye Başkanı Ekrem İmamoğlu ve Ankara Büyükşehir Belediye Başkanı Mansur Yavaş hakkında Kılıçdaroğlu, “Onlar görevlerine devam edecek” dedi.
HDP ile de görüşüyoruz
HDP’nin ittifaka yakınlığı, uzaklığı ya da desteği tartışmaları halen devam ederken Kılıçdaroğlu, “Şunun altını çizeyim, bugün Türkiye’de tüm siyasi partilerle görüşen tek parti biziz. Bütün siyasal partilerle ilişkilerimizi sürdürürüz. Siyasi partiler demokrasinin vazgeçilmez unsurlarıdır ve HDP saygın bir siyasal partidir; dolayısıyla da onlarla da ilişkilerimiz var” dedi.
Kavala ve Demirtaş yasalara aykırı olarak tutuluyor
CHP lideri, Avrupa’daki çeşitli karar organları tarafından alınan bazı kararların Türkiye tarafından uygulanmamasının kabul edilemeyeceğini belirterek, “Osman Kavala da Selahattin Demirtaş da hapishanede boşuna tutuluyor. Yasalara, hukuka aykırı olarak tutuluyorlar. Bir insan düşüncelerinden ötürü yargılanmamalı ve hapse atılmamalı. Eğer siz Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi kararlarını Türkiye’de uygulanabileceğine dair anayasamızı değiştirmişseniz, hukuk sistemini buna uygun hale getirmişseniz, ‘Avrupa İnsan Hakları Mahkemesi’nin verdiği kararı ben uygulamam’ diyemezsiniz” dedi.
Türkiye’nin böyle bir tutum sergilemesinin dünyaya “Türkiye’de demokrasi yok, otoriter yöntem var” mesajının verileceğini kaydederek, “Biz buna karşıyız. AİHM’nin kararlarını uygulamak zorundayız” dedi ve şöyle devam etti:
“Şu gerçeğimiz var: Sadece AİHM kararları Türkiye’de uygulanmıyor, Anayasa Mahkemesi’nin verdiği kararlar da uygulanmıyor maalesef. Anayasa Mahkemesi en üst mahkeme Türkiye’de; verdiği kararlar var ama en alttaki mahkeme Anayasa Mahkemesi kararlarına uymuyor. Uymayan hakim de terfi ettiriliyor.”
Bürokraside değişiklik
Kılıçdaroğlu ayrıca, göreve geldiklerinde bir numaralı kararname ile verilerin alınabileceği bir planlama örgütünü kuracaklarını ve kendi alanında yetkin 25-30 kişinin bu kuruma atanacağını belirtti. CHP lideri, bağımsız hareket edemeyen ve alınan talimatları uygulayan Türkiye Cumhuriyet Merkez Bankası (TCMB) başkanı ile Para Politikası Kurulu üyelerini değiştireceklerini söyledi. Kılıçdaroğlu buralara atama yaparken parti ayrımı gözetmeden liyakat usulüne göre tercihte bulunacaklarını ve toplumu hayal kırıklığına uğratmayacaklarını taahhüt etti.
Kılıçdaroğlu sorunun sadece TCMB’de olmadığını, BDDK, SPK, Kamu İhale Kurumu ve EPDK gibi üst kurullarda da liyakat sorunları bulunduğunu ve gerekli değişiklikleri yapacaklarının altını çizdi.
Bölge ülkeleri ile sorunları çözeceğiz
Kılıçdaroğlu, Türkiye’nin sorun yaşadığı Suriye ve Mısır başta olmak üzere tüm ülkelerle problemleri çözeceklerini de belirtti ve ekledi: “Mısır ile niye kavga ettik? Suriye ile niye kavga ettik? Efendim ‘Suriye’de demokrasi yok.’ Yahu dön kendi ülkene bak, bakalım Türkiye’de demokrasi var mı? Demokrasisi askıya alınmış bir ülke başka bir ülkede demokrasi arayışı içinde. Bu kadar saçma bir şey olamaz.”
NATO’nun parçasıyız
Son dönemde dış politikada yaşanan gelişmeleri değerlendirirken, “Biz NATO’nun bir parçasıyız. Dolayısıyla kendimizi bu ittifakın dışında göremeyiz. Bu konuda taahhütlerimiz var. Biz NATO’yu sadece bir savunma aracı, kurumu olarak da görmüyoruz. NATO artık bugün 21. yüzyılda aynı zamanda demokrasinin de bir güvencesi” dedi.