Hüseyin Aykol / İÇERİDEN
Tokat T Tipi Cezaevi’nde bulunan kıdemli mahpuslardan ve yazarlarımızdan Seyyit Oktay, 14 Mart 2022 tarihli mektubunda şöyle diyor: “Pandemi başladığından beri hastaneye gitmiyordum. Ancak bazı sağlık sorunları mecbur bırakınca gittim. Dönüşte birkaç gün aralarla -her biri ayrı hastane ve bölümlerden- 8 kişi daha karantina odasına geldi. Sonuç ne oldu sizce? Tabi ki birileri korona kaptı ve hepimize bulaştı. Sonuçta test yapılınca hepimizin korona olduğu ortaya çıktı. Karantinamız da böylece uzadı. Neredeyse 20 günü aşkın karantinada kaldım-kaldık. Aşılı olduğumuzdan dolayı çok ağır geçmedi; ancak bir-iki arkadaş zorlandı; sonuçta test yapıldı ve temiz çıkınca odalarımıza dönebildik.
Pandemi döneminde 20 dakikaya çıkarılan telefon hakkımız pandemi bitti diye 10 dakikaya indirildi. Açık görüşler açıldı ama Tokat’a kim gelecek? Van’dan, Şırnak’tan yıllardır zaten ziyaret yapılamıyor. Mesela ben buraya ilk geldiğim yıl yapabildim. Van’dan buraya tek kişilik gidiş-geliş bileti 1000 lira civarında. Zaten dışarıda milletin canı yanıyor. Ekmek parası bulmak bile zorlaşmış. Buradaki kantin fiyatlarını görünce dışarıyı düşünmek bile istemiyorum. Bu arada, iyi şeyler de oluyor:) Yeni kitabım “Kayıp Masal”ın ön baskısını Ceylan Yayınları yolladı. Ben de düzeltmeleri yapıp geri gönderdim. Sanırım çok uzak olmayan bir gelecekte basılacaktır. Ben de 29. yılımdayım. İlçe cezaevi için sevk yazdım ama gelmedi. 30 yıl yatan bazı arkadaşlar tahliye oluyor. Çok ilginç ve tuhaf bir duygu olsa gerek. Mesela ben girdiğimde ne cep telefonu vardı ne de internet. Bakalım ne olacak?”
* * *
Düzce T Tipi Cezaevi’nde bulunan kadim mahpuslardan Resul Baltacı, son durumunu sorduğum mektubum üzerine, 25 Mart 2022 tarihli mektubunda verdiği cevapta şöyle diyor: “Benim aldığım müebbet hapis cezasının karşılığı 36 yıl hapistir. Ancak yine biliyorsunuz aslında bu ceza için 30 yıl yatılıyor. Kalan 6 yıl ise dışarıda şartlı olarak geçiriliyor. Yani dışarıda bulunduğunuz söz konusu 6 yılda aynı konuda bir ceza daha alırsanız; yeni ceza ile birlikte söz konusu 6 yıl daha hapis yatıyorsunuz. Normalde ben 16 Ekim 2022 günü şartlı tahliye olacaktım. Ancak infazımı yaktılar ve bu yüzden 6 yıl daha içeride kalmam gerekecek. Benim infazımı yakma gerekçeleri ise dört disiplin cezasıdır. Dört disiplin cezası, yani toplamda 43 günlük hücre cezasıdır. Ben ilk 25 yılımda tek gün bile disiplin cezası almamış bir kişi olarak burada disiplin cezalarına maruz kaldım.
İlk hücre cezamı 2017 yılında aldım. Sebebi kantinden aldığım küçük bir bıyık makasıdır. İkinci hücre cezam ise 2019 yılındadır. Bunu da halay çektiğimiz için aldık. Herkese ceza verildi ama ben orada yoktum. Üçüncü hücre cezam ise neredeyse 12 yıldır albümümde bulunan iki kartpostal yüzünden verildi. Dördüncü ceza ise -10 ay hapis- olarak bir odada bulunan dergi ve kitaplar için verildi. Ancak ben söz konusu dergi ve kitapların bulunduğu odada o zaman yoktum; başka bir odada kalıyordum. Bu konuda bana 20 gün hücre cezası vermişlerdi. Ancak bu ceza sonunda Yargıtay’ın 1. Ceza Dairesi tarafından bozuldu.
Daha önce infazı yakılan Edip Sarıkaya’nın bir disiplin cezası Yargıtay tarafından bozulunca, tahliye edildi. Benim de bu şekilde tahliye olabileceğimi düşünüyorum. Zaten bizim yargılamalar DGM’ler tarafından başlamış ve tutukluluğumuz 14-15 yıl sürmüştü. Yani AİHM’in geçersiz bulduğu ve yeniden yargılama istediği kişilerden biri de benim. Şimdi de uyduruk disiplin cezaları ile infazım yakılıyor ve içeride fazladan 6 yıl daha yatmam isteniyor.”
* * *
Maraş-Türkoğlu 2 nolu L Tipi Cezaevi’nde bulunan mahpuslardan ve içerideki gazeteci arkadaşlarımızdan İsmail Çoban, 30 Mart 2022 tarihli mektubunda -özet olarak- şöyle diyor: “Bizim için öyle özel bir durum olmamakla beraber genel yaşananların benzeri durumlar burada da geçerliliğini koruyor. Zindana yabancı değilsin. O yüzden durumlara bizden daha vakıfsın. Ayrıca gazeteci kimliğin de bu konuda sana yardımcı oluyordur. Birçok kez kartların elime ulaştı. Bir türlü cevap yazamamanın mahcubiyetini yaşadığımı belirtmek isterim. Bu konuda affına sığınıyorum. Bitirirken şunu da belirteyim. Şu an Yeni Yaşam ve Evrensel gazeteleri dışında birçok gazete geliyor. Ama tahmin edeceğin üzere mevcut gazeteler hakikatin kalemi olmaktan çok uzaktalar. Yine de kendi hakikat penceremizle süreci okumaya çalışıyoruz. Burada bulunan tüm arkadaşların selamlarını iletirken, başta senin ve tüm özgür basın emekçilerinin Newroz bayramını kutluyorum.”
* * *
Malatya-Akçadağ T Tipi Cezaevi’nde bulunan Cihan Çoban, 21 Mart 2022 tarihli mektubunda şöyle diyor: “Biliyorsunuz 2011’den 2015’e kadar Yargıtay ceza daireleri çocuk ifadelerine dayanan dosyaları bozdu. Gazetenizde de birçok kez bu konuda haber yayınlanmıştı. Çocuk ifadelerine yönelik olarak Yargıtay’ın söz konusu olumlu yaklaşımı gazetenizin arşivinde vardır. Bu kararları bir şekilde bana yollamanızı rica ediyorum. Çünkü bu konuda mağdur oldum. Bana verilen son ceza tamamen çocuk ifadelerine dayalıdır. Sağ olsun avukatım konuyla bu yönlü olarak hiç ilgilenmemiş ve bu yüzden maalesef ceza aldım. Başta barolar olmak üzere bu konuda gönüllü avukatlardan hukuksal yardım istiyorum.”
* * *
İzmir-Kırıklar 2 nolu F Tipi Cezaevi’nde bulunan Gökhan Gündüz, 21 Mart 2022 tarihli mektubunda Sibel Balaç ve Gökhan Yıldırım’ın kim oldukları ve onların 100 günü aşmış bulunan Ölüm Orucu’nu niçin yaptıkları hakkında bize yazan mahpuslardan. Aynı şekilde Van Yüksek Güvenlikli Cezaevi’nde bulunan Yusuf Kenan Dinçer de 29 Mart 2022 tarihli mektubunda bu konuyu kaleme almış. Öte yandan Gebze Kadın Kapalı Cezaevi’nde bulunan Nurhan Yılmaz da 29 Mart 2022 tarihli dört sayfalık mektubunda bu hususa değiniyor. Bu konuda en çok haber yapan gazetelerden biri olduğumuzu burada tekrarlamanın gereği yok sanıyorum.
MEKTUBU GELENLER:
———————————-
Türkan İpek – Gebze Kadın Kapalı Cezaevi
Nurhan Yılmaz – Gebze Kadın Kapalı Cezaevi
Akif İpek – Afyon 1 nolu T Tipi Cezaevi
Cihan Çoban – Akçadağ T Tipi Cezaevi
Resul Baltacı – Düzce T Tipi Cezaevi
Gökhan Gündüz – Kırıklar 2 nolu F Tipi Cezaevi
Seyyit Oktay – Tokat T Tipi Cezaevi
İsmail Çoban – Türkoğlu 2 nolu L Tipi Cezaevi
Yusuf K. Dinçer – Van Yüksek Güvenlikli CİK