Dêrîk’te 21 kişinin hayatını kaybettiği iki TIR kazasına ilişkin davanın duruşmasında tutuklu sanıklardan biri tahliye edildi. Cengiz Holding, Karayolları ve Emniyet Müdürlüğü hakkındaki suç duyurusu talepleri ise reddedildi
Mêrdîn’in Dêrîk ilçesinde 20 Ağustos 2022’de meydana gelen ve 21 kişinin hayatını kaybettiği iki TIR kazasına ilişkin açılan davanın üçüncü duruşması Mardin 1’inci Ağır Ceza Mahkemesinde görüldü. Tutuklu yargılanan şoförler Umut Gündüz ve Yunus Şataflı bulundukları cezaevinden Ses ve Görüntülü Bilişim Sistemi (SEGBİS) aracılığıyla duruşmaya bağlanırken, tutuksuz yargılanan TIR’ların bağlı olduğu firma sahipleri Kerem G., Mehmet A. ve Kerevan Mesut G. ise duruşmaya katılmadı. Duruşmada yakınlarını kaybeden aileler ile taraf avukatları hazır bulundu. Kimlik tespitinin ardından başlayan duruşma başladı
Yunus Şataflı önüne çıkan araca çarpmamak için sağ tarafa kaçtığını ancak sağ tarafa kaçmasıyla beraber kazanın meydana geldiğini belirterek, “Keşke böyle bir kaza olmasaydı” ifadelerini kullandı.
Kazada oğlunu kaybeden Zeynettin Babur da, kaza sırasında ilk tır şoförün ikinci tır şoförü ile haberleştiğini öne sürerek, “Katliamın oluşması sırasında ihmali olanlar var. Ama burada kimse yok. Emniyetteki ihmali olanlar nerede? 155’e ihbar olduğu halde gelmeyenler nerede? Bir haftada bitecek olan yolu 3 haftaya yayan firma nerede? Bu yükü veren, bu olaya sebep olan zincirdeki diğer kişiler nerede?” diye sordu.
‘Şoförler dışında kimsenin suçu yok mu?’
Dosyada HTS kayıtlarının henüz çıkmamasını eleştiren avukat Alican Çekmez, soruşturma ve kovuşturma aşamasında sorumluların daraltılmak istendiğini kaydetti. İhmali olan hiç kimsenin ortaya çıkmadığını kaydeden Çekmez, “Yükü veren kim? Neden soruşturulmuyor. Şoförler dışında kimsenin suçu yok mu? Şoförler dışında sorumluluğu olan şirketler ve kişiler hakkında suç duyurusunda bulunuyoruz. Sadece şoförlerin ceza alması bizleri tatmin etmeyecektir. Sorumlu olan ihmali olan herkes yargılanmalıdır” diye belirtti.
Cengiz Holding’e ait Eti Bakır firmasını kasteden Çekmez, “O şirket yetkililerinden bir tanesi bile bu güne kadar buraya gelip ifade vermemiştir. Neden sadece şoförlerin yargılaması yapılmaktadır” dedi.
Sorumlular sıralandı
Avukat Agit Önel ise soruşturma evresinin de eksik yürütüldüğünü kaydederek, savcılığın soruşturma aşamasında mahkemenin gerekeni yapacağını söyleyerek dosyayı başından attığına değindi. Hakkaniyete uygun bir yargılama olması gerektiğini kaydeden Önel, “Gerek vali gerek başka kişiler. Kim olursa olsun ihmali olanlar burada yargılanmalıdır” dedi. Raporlara baktıklarında içi boş, değerlendirme yapılmayan raporlar hazırlandığını belirten Önel, “Eti Bakır firması yönünden değerlendirme yapılmasını istiyoruz. Eti Bakır ihmali olan şirkettir. Bunu söylerken hukuken söylüyoruz. Eti Bakır olması gerekenden fazla yük yüklemiştir. Bu anlamda sorumludur. Verebileceği yük miktarı bellidir. Yolun mesafesine göre yük vermek zorundadır. Yolun eğimli olduğunu bilen bir firma olduğu için bu araçlara yük vermemesi gerektiğini bilmektedir. Esas olarak göz yumulduğu görülmektedir. Karayolları Genel Müdürlüğü sorumludur. Yolun eğimi, kaçış rampası olmaması ihmalleridir. Derik Emniyet Müdürü kusurludur. Şu an burada yargılanması gerekmektedir. Yolun trafiğe kapatılması gerekiyordu. Ancak görevlerini yapmadıklarını görüyoruz” ifadelerini kullandı.
Önel, bilirkişi raporunun yeniden hazırlanması ve sorumluluğu olanlar hakkında gerekli değerlendirmelerin yapılması gerektiğini belirterek, alanında uzman kişiler tarafından rapor hazırlanması gerektiğini söyledi.
İddia makamı; sanıkların tutukluluk halinin devamına karar verilmesini istedi.
Sanık avukatları da asıl sorumlulara işaret etti
Şoförler tahliye talebinde bulunurken, sanık şoförlerin avukatları da dosyada bütün kusurun müvekkilleri üzerine yıkılmak istendiğini söyledi. Hazırlanan raporda sorumluluğu olan firma ve yetkili kurumların sorumluluğunun düşürüldüğü, müvekkillerinin sorumluluklarının artırıldığını kaydeden avukatlar, Çevre yolu yapılması konusunda 2018 yılında alınan karara rağmen herhangi bir işlem yapılmadığını kaydederek, ihmali olan herkesin yargılanması gerektiğini söyledi. Adli Tıp Kurumu’nun kusur bakımından sadece iki şoförü kusurlu gösteren bir rapor hazırlamasının büyük bir eksiklik olduğunu belirten sanık avukatları, yeniden rapor hazırlanması yönünde talepte bulundu.
Mahkeme başkanı; sanık avukatlarının söylemleri üzerine söz isteyen mağdur yakınına “Müdahale etme, söz vermeden konuşma” şeklinde bağırması dikkat çekti.
Tahliye kararı
Kısa bir ara veren mahkeme ardından şoförlerden Umut Gündüz’ün tahliyesine, diğer sanığın tutukluluk halinin devamına karar verdi. Mahkeme ATK’ye yazı yazılarak, yeniden rapor hazırlanmasının istenmesine karar verdi. Mahkeme suç duyurusunda bulunulması yönündeki taleplerinin reddine karar vererek, bir sonraki duruşmanın 19 Eylül tarihine ertelenmesine karar verdi.
Karar üzerine yaşamını yitirenlerin aileleri mahkemeye tepki gösterdi. Adliye dışına çıkan kimi aileler sinir krizi geçirdi.
Kaynak: MA