YAYINEVİ SORUŞTURMA DİZİSİ-3-
Ahmet Güneş
Tüm dünyada etkisini sürdüren koronavirüs salgını hâlâ devam ediyor. Aynı şekilde ölümler de her geçen gün artıyor. Bazı ülkelerin aldıkları tedbirler tartışma konusu olmaya devam ederken, bazı ülkelerde ise neredeyse salgın en aza indirildi. Aşı tartışmaları ise devam eden konuların başında geliyor. Salgının ortaya çıkardığı en büyük şey ise eşitsizlik. Her alanı etkileyen salgın sürecinde yayınevleri pek soruşturulmadı ve tartışma ortamı yaratılamadı. Bu süreçte birçok kitapçı kapandı, yayınevleri yeni kitapların basımlarını durdurdu. Ekonomik krizin Türkiye’de değmediği hiçbir alan da kalmadı. Bu kriz ve virüs günlerinde biz de yayınevleri soruşturması başlattık.
Yayınevlerine salgının etkisini, okuma oranında olan bitenler gibi başlıca sorularla başlattığımız dizinin bugünkü konuğu Klaros Yayınları. Klaros Yayınları Genel Yayın Yönetmeni ve Kaos Çocuk Parkı Koordinatörü Lokman Kurucu ile yayınevlerinin durumunu, salgını, okur ve yazar ilişkisini konuştuk.
Bilmeyenler için Klaros Yayınları ne zaman kuruldu?
Klaros Yayınları 2018’de Kaos Çocuk Parkı’nın bir kolu olarak yayın hayatına başladı. Kısa sürede bağımsız, büyük bir yayınevi haline geldi. Şu ana kadar 800 kitap yayınladık.
Yayınevi olarak yayın politikanızı anlatır mısınız?
Klaros Yayınları’nın yazılmış eserlerin türü konusunda herhangi bir sınırlandırması yoktur. Edebiyat, şiir, felsefe, inceleme, eleştiri, psikoloji, tiyatro, sinema, antropoloji, sosyoloji vb. türdeki dosyaları kendi bütünlükleri içinde değerlendirmeye alır, okuma grubumuza yönlendiririz. Eserler on beş günlük gibi kısa bir sürede okunup raporlanır, yayın kurulumuza sunulur. Eserlerin yayınlanıp yayınlanmayacağı bilgisi bir ay sonucunda sahiplerine iletilir. Klaros Yayınları’nda homofobik, ırkçı, faşizan görüşlere yer verilmemektedir. Bunun yanı sıra temel insani değerlere aykırı olmadığı müddetçe şiir, edebiyat ve sanatın önüne ideolojik barajlar örme taraftarı değiliz. Şiir, edebiyat ve sanatın salt sol ya da solun belli bir fraksiyonu tarafından üretilmediği bilinci ile yazım dünyasında demokratik bir ortam oluşturmaya çalışıyoruz. Ki bunu büyük oranla başardığımızı düşünüyoruz.
Gerek yayın gerekse salgın koşullarında ne tür zorluklarla karşılaşıyorsunuz?
Yayıncılık daha çok ofis ve ev içlerinde yürütülen bir iş kolu. Sizin bu koldaki başarınız ofis ve ev içlerinde ne kadar zaman geçirdiğiniz, dört duvar arasında ne kadar durduğunuz ile ilgili. Salgın ve beraberinde gelen yasaklar, kapanmalar çok istemesek de kendi işimize daha çok yoğunlaşmamıza, can sıkıntısından yeni yeni projeler üretmemize neden oldu. Klaros Yayınları’nın kısa sürede büyümesi ve Türkiye’nin en çok konuşulan yayınevlerinden biri haline gelmesi salgın ve bu zorunlu kapanmalarla ilintili diyebilirim. Ekip olarak tek zorluğumuz sürekli üretmekten başka bir alternatifimizin olmaması. Yorulduk, yoruluyoruz, yorulacağız. Umarım sistemin dünyayı dizayn etme projesi olan bu Corona belası bir an önce son bulur. Denizi ve “mavi yaz akşamlarında” gezinmeyi özledik.
Salgın sürecinde kitap okuma oranı azaldı mı arttı mı?
Kaos Çocuk Parkı ve Klaros Yayınları’nın kitapları özelinde diyebilirim ki salgın kitap okuma oranını arttırdı. Bu artışın çok azı yeni okurlarla ilgisi var. Büyük oranda zaten okur olan kitle daha çok okumaya, daha çok araştırmaya yöneldi. Şahsen bu durumu zaten okuma alışkanlığı olan kişiler bağlamında çok da idealize edemiyorum. İnsanların kitap okumaktan başka yapabileceği çok şey var hayatta. Bunların tümü kısıtlandı. Kötü.
Klaros Yayınları hangi dosyaları kabul ediyor? Örneğin yazarlar size nasıl ulaşabilir?
Klaros Yayınları üstte de belirttiğim gibi her türde yazılmış dosyayı kabul ediyor. Yazarlar bizimle www.klarosyayinlari.com web sitemizde belirtilen iletişim adreslerinden ulaşabilirler.
Eklemek istediğiniz bir şey var mı?
Başkasından bahsettikçe kendimize varıyoruz. Kendimize vardığımız yerleri genişletmek için, elbette sanat, elbette edebiyat. Kaos Çocuk Parkı adına teşekkür ederim.